Zayiflama ve Kavitasyon

kavitasyon ve sağlıklı zayıflama

Zayıflama kötü beslenme alışkanlıkları, genetik yatkınlık gibi sebeplere bağlı olarak vücutta biriken yağların yok edilmesine yönelik olarak kullanılan tekniklerin genelini ifade eder. Kavitasyon ise, ideal kiloya sahip olmakla birlikte bölgesel yağ fazlalıklarının vücuttan uzaklaştırılmasına yönelik olarak uygulanan bir yöntemdir. Kavitasyon tekniğinde uygulama alanına yoğunluğu azaltılmış ultrasonik ses dalgaları verilerek bölgesel zayıflama sağlanmaktadır. Türkiye’de yaklaşık 10 yıldan beri uygulanmakta olan teknikle fazlalık yağlar parçalanarak su ile absorbe edilir. Böylece hücre duvarını bozmak suretiyle açığa çıkan fazla yağ ve yağ asitleri lenf yoluyla vücuttan uzaklaştırılır.

 Kavitasyon tekniği ile zayıflama uygulama başına yaklaşık 2 cm incelme sağlayan oldukça etkili bir yöntemdir. Düzenli olarak 5 seans sürdürülmesi halinde yaklaşık 1 ila 3 beden zayıflama gerçekleşir. Bel, boyun, sırt, bazen gibi yağ birikimine müsait bölgelere uygulanan teknikle her defasında yalnızca bir bölgeye işlem yapılabilir. Bölgesel zayıflamanın yanı sıra selülit tedavisinde oldukça etkili bir yöntem olan kavitasyon, geleneksel zayıflatma tekniklerine nazaran daha hızlı sonuç alınmasını sağlar. Cerrahi bir yöntem olmayışı ve acı hissi yaşatmadan yapılabilmesi de tekniğin en önemli avantajları arasında yer almaktadır.

Kavitasyon Tekniği Nasıl Uygulanır? Ne Kadar Sürer?

Zayıflama konusunda birçok farklı yöntem uygulanıyor olsa da, bölgesel zayıflama anlamında en çabuk sonuç alınan yöntem kavitasyon uygulamasıdır. Ultrason cihazı yardımıyla ve sorunlu bölgeye ultrason jeli sürülerek 45 dakikalık seanslar halinde yapılan uygulama, 3 hafta boyunca haftada bir kez olmak üzere devam eder. Kavitasyon uygulaması sırasında herhangi bir ağrı veya acı hissi duyulmaz. Uygulama öncesi ve sonrası hastaya uygulama sırasında yakılan yağların vücuttan atılmasını sağlamak adına bol su içmesi tavsiye edilir. Uygulama sonrası böbrek ve karaciğerlerden yağ atılımı gerçekleşeceği için idrar renginin koyulaşması olağan bir durumdur.

Kavitasyon Uygulaması Ne Tür Riskler Barındırır?

Zayıflama uzun uğraş gerektiren bir süreçtir. Farklı yöntemlerle yağların yakılması ve vücut estetiğinin korunması mümkündür. Her yöntemde olduğu gibi, bölgesel zayıflama adına uygulanan kavitasyonun da belli oranda riskleri vardır. Uygulama konusunda uzman hekimler tarafından yapılması halinde minimum seviyede yaşanabilecek olası riskler arasında,

  • Deride soyulma
  • Hafif kızarıklıklar
  • Tahriş
  • Kabarcık oluşumu
  • Susuzluk
  • Hafif baş ağrısı gibi riskler mevcuttur.

Hem erkekler, hem de kadınlara uygulanabilen kavitasyon tekniği sonrası, birey günlük yaşamına geri dönerek yaşamına dair rutinlerini sorunsuz bir şekilde sürdürebilmektedir. Bölgesel zayıflama tekniği olarak da adlandırılan kavitasyon uygulaması bazı hastalıklara sahip olan bireylere uygulanamaz.

Kavitasyon Tekniği Kimlere Uygulanmaz?

Kavitasyon bölgesel zayıflamaya ihtiyaç duyan sağlıklı her bireye uygulanabilen oldukça etkili bir yöntemdir. Vücutta biriken yağların vücuttan atılmasını sağlayarak estetik kayıpların giderilmesini mümkün kılan bu yöntemin bazı hastalıklar sebebiyle tedavi gören bireylere uygulanması sakıncalıdır. Herhangi tıbbi bir sakınca olmamasına rağmen hamilelik dönemlerinde tavsiye edilmeyen kavitasyon uygulaması bunun haricinde,

 

  • Diyabet (Şeker) hastalarına
  • Kalp pili kullanan hastalara
  • Hipertansiyon hastası olanlara
  • Vücudunda platin taşıyanlara
  • Yaşlı bireylere uygulanmaz.

Uygulamadan 6 ay öncesinde sezaryenle doğum yapmış olan kişilerin ameliyat bölgesine kavitasyon uygulanması talepleri de geri çevrilmektedir.

Kavitasyon Sonrası Bölgesel Zayıflama Kalıcı Mıdır?

Bölgesel zayıflamanın sağlanması amacıyla uygulanan kavitasyonun öncesi ve sonrasında hekim tarafından verilen tavsiyelere uyulması halinde vücut formunun sürekli olarak korunabilmesi mümkündür. Kavitasyon seansları sonrasında elde edilecek olan sonucu etkileyen en önemli faktörler yağlanmış bölgenin ne zamandır varlığını koruduğu, yağın yoğunluğu ve bireyin lenf dolaşımının ne kadar iyi olduğudur. Vücudunda yoğun ve olgunlaşmış yağlara sahip olanlar kavitasyon sonrası yağın tamamen atılması için zamana ihtiyaç duyarlar.

 Bölgesel zayıflama uygulaması her ne kadar yağların vücuttan atılarak cildin kendini toplamasını sağlasa da, işlem sonrasında kişinin davranışlarına bağlı olarak yeniden yağ birikmesi meydana gelebilir. Bu sebeple uygulama sonrası hekim tarafından verilen diyet programını aksatmadan sürdürmek ve farklı egzersizleri programlı bir şekilde sürdürmek gerekir. Kavitasyon sırasında atılan yağlar sebebiyle vücutta herhangi bir sarkma yaşanması söz konusu değildir. Aksine, kavitasyon uygulanan bölgede diğer bölgelere oranla daha sıkı bir cilt yapısı oluşur.

 

 

 

 

DETAYLI BİLGİ İÇİN: 0212 608 18 17 - 0212 608 18 16 - 0533 053 33 40 - 0533 031 86 74

(Not: 0533 053 33 40 ve 0533 031 86 74 nolu cep hatlarımız saat 23:00'e kadar hizmettedir.)

MAIL ÜZERİNDEN SORU SORMAK İÇİN: info@stsestetik.com

Zayiflama ve Kavitasyon Hakkında Uzmanına Sorulan Sorular

Diğer Sorular →

Cevabınız başarıyla kaydedildi.. Onaylandıktan sonra yayınlanacaktır.

Lütfen * işaretli yerleri doldurunuz.

Hemen Ara
Ücretsiz Muayene Ol