Kök hücre tedavisi, vücuttaki iltihabın azaltılması ve bağışıklık sisteminin iyileştirilerek hasarlı hücrelerin onarılması için uygulanan bir yöntemdir. Bütün bu süreç kök hücre tedavisini birbirinden farklı vücut bölgelerindeki birçok hastalık için önemli bir tedavi seçeneği hâline getirmiştir. Kök hücre tedavisi, multipl sklreoz, lupus, KOAH, Parkinson ve daha birçok hastalığa çare olabilecek nitelikleriyle öne çıkmaktadır. Bunların dışında ortopedik bazı hastalıkların, travmatik yaralanmaların ve otoimmün hastalıkların tedavisinde de kullanılmaktadır.

Kök hücre tedavisinde amaç kendi başına bir iyileşme sağlamak değildir. Vücudun kendi kendini uzun vadede iyileştirmesine yardımcı olmaktır. Bu da vücuda verilen kök hücreler yardımıyla sağlanabilir. Hücreler, vücut içinde uyumla yerini alarak dokunun ya da organın gençleşmesini sağlar. Ya da hastalık semptomlarının hafifletilmesi için de kök hücreler kullanılabilir. Çoğu durumda yaşam kalitesi belirgin bir biçimde artırılmaktadır. Kök hücre tedavisi vücudun birçok uzvu ve bölgesi için oldukça tatmin edici sonuçlar verir.

Yüze Kök Hücre Tedavisi

Yüze kök hücre tedavisi uygulanması da cildin sağlıklı bir görünüm kazanması için önemli bir yoldur. Hemen hemen herkesin güzel görünmekle ilgili kaygıları vardır ve bunların çoğunluğu yaşlanmanın doğal etkileriyle hızlanır. Yaşlanmak aslında doğan bir süreçtir fakat kırışıklıklar ve lekeler gibi sorunlar ciltte belirginleşmeye başladığında bunlar can sıkıcı olabilir. Bu durum özgüven eksikliğine ve görünüm konusunda rahat hissedememe sorunlarına da yol açabilir. Akne, yara izleri gibi başka sorunlar için de elbette yüze kök hücre tedavisi uygulanabilir.

Genellikle bu tür sorunları yaşayanlar kozmetik ürünleriyle çare bulmayı amaçlarlar. Fakat bu ürünler tabii ki bütün bu sorunları gidermede tatmin edici sonuçlar vermezler. Aralarında elbette yüze faydalı olanları mevcuttur ancak tek başlarına uygulandıklarında cilt için gerçekçi değişimler sağlamazlar. Dolayısıyla alternatif tedavi yöntemleri aranır ve bunlar arasında ameliyatsız olanlarına ilgi çok daha fazladır. Vücudun herhangi bir bölgesinde kesi açtırmadan uygulanabilecek tedavi yöntemleri daha çok tercih edilir.

Yüz Çizgileri

Cildimizde yaşlanma 28 ila 30 yaşlarında başlar. Bunun nedeni, kolajen üreten bağ dokusu ve fibroblast hücrelerinin her yaşta %2 oranında ölmeye başlamasıdır. 30’lu yaşlarda bu yaşlanma sürecinin başladığını varsayarsak 40 yaşına gelindiğinde ciltteki fibroblast hücrelerinin yaklaşık %20’si kaybedilmiş olur. Bu cildi canlı ve sağlıklı tutan bağ dokuların ve cildin kalitesinde önemli bir yeri olan kolajenin de %20’sini kaybettiğimiz anlamına gelir. Yüz çizgileri de böylelikle kendini belirgin hâle getirmeye başlar. Yüz çizgileri ile birlikte sarkmalar ve diğer yaşlanma belirtileri de ortaya çıkar.

Fibroblastlar birbirlerine bir ağ gibi çapraz şekilde bağlıdır. Bu hücreler ölmeye başladığında bu ağlar da zayıflamaya ve kopmaya başlar. Kısacası bağ dokusu kendini bırakarak sarkar. Kolajen üretimi yapan dokular da deforme olduğundan cilt kırışmaya ve eski sağlıklı görünümünü kaybetmeye başlar. Bütün bunların önüne geçmek için en doğal ve güvenli yöntemlerden biri kök hücre tedavisi ile cilt gençleştirme işlemidir.

Kök Hücre Cilt Gençleştirme

Kök hücre cilt gençleştirme işlemi amacıyla da uygulanmaktadır. Oldukça küçük mikro iğnelerle deri altı enjeksiyonlar kök hücre tedavisinin güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlar. Bu mikro iğneler sterildir ve deri altına girerler. Bu süreçte yara izi, akne, çatlaklar ya da kırışıklıkların giderilmesinde büyük bir yol kat edilir. Çünkü enjeksiyon sonrası cilt kök hücreler sayesinde kendini yeniler ve sağlıklı bir görünüme, yapıya kavuşur.

Mikro iğnelerle bazı vitamin ve minerallerin deri altına boşaltılması tek başına etkili olabilir ancak bu tedaviyi kök hücreyle desteklemek daha tatmin edici sonuçlar verir. Kök hücrenin iç dinamiğinde bulunan yenilenme reaksiyonları yaraların iyileşmesi ve hasarlı dokunun onarılmasına yardımcı olur. Bunların dışında yaşlanmış ciltteki deformasyonların giderilmesinde de büyük bir rol oynar.

Kök hücre tedavisinin cilt gençleştirme işlemlerinde de kullanılması üzerine yapılan çalışmalar, iyileşmelerin gözle görülür bir biçimde olduğuna dair sonuçlar ortaya koymuştur.

İğne ile kök hücre enjeksiyonuna ek olarak cilt terapisinin faydalarını en üst seviyeye çıkarmak için trombosit plazmaları da kullanılabilir. Trombosit açısından zengin plazmalar da iyileştirme yeteneğine sahiptir ve cildin gençleşme sürecini oldukça hızlandırabilir. Tedavi, farklı cilt yapılarında farklı süreçlerle ilerlediği için süresi kişiden kişiye değişiklik gösterebilir.

Ayrıntılı Bilgi: 05330533340

Tüm Sorularınız ve Ücretsiz Muayene için E-mail Adresimiz : info@stsestetik.com

Medikal Estetik ve Estetik Hakkında Merak Ettiğiniz Tüm Soruları Bize Yazın ; https://www.stsestetik.com/soru-cevap

About the Author

Dr. Sami Tan Sarıgül

STS Estetik- Estetik ve Güzellik Merkezi kurucusu ve sahibi olan Dr. Sami Tan Sarıgül Klinik çalışmalarını Türkiye ve uluslararası ülkelerde gerçekleştirmektedir.

View All Articles